PRATİK BİLGİLER

» Amortisman Sınırı
» Vergiden Müstesna Yemek Bedeli
» Emlak Vergisi Oranları
» Fatura Düzenleme Sınırı
» Değer Artış Kazançları İstisna Tutarları
» Kıdem Tazminatı Tavanı
» Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel
» Yıllık Ücretli İzinler

MUH. STANDARTLARI

Ülke içinde kullanılan muhasebe standartlarını uluslararası standartlarla bütünleştirebilmek için 1995 yılından bu yana 43 uluslararası muhasebe standardı Türkiye’ye ...

T.C. RESMİ GAZETE

DUYURULAR

İflas Etmek İstemiyorum - KONKORDATO 1

 Günümüzün modası KONKORDATO başka bir deyimle KONKORT çekme son zamanlarda en çok sorulan konulardan bir tanesi bu nedenle birkaç yazı dizisi halinde uygulama ile ilgili kavramları ve süreci açıklamaya çalışacağım.

Borçlarını ödeyemeyen veya vadesinde borçlarını ödeyememe riski bulunan, bilançoları borca batık olan sermaye şirketleri iflastan kurtulmak ya da en az zararla iflas etmek için “İflas erteleme” müessesesine başvurmaktaydılar.

İflas erteleme müessesesinin hayatımıza girmesi ile iflas etmek istemeyen ya da iflaslarını geciktirmek isteyen firmalar “iflas erteleme” uygulamasına yoğun ilgi göstermişlerdir. Ancak süreç içinde amacının dışında kullanılması ve uygulamada yaşanılan sıkıntıların olumsuz etkileri nedeniyle iflas erteleme uygulaması ciddi eleştiriler almıştır.

Firmaların kurtarıcı gözüyle baktığı iflas erteleme uygulaması 31.07.2016 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 669 sayılı KHK ‘nın 4 üncü maddesi ile “olağanüstü halin devamı” süresince askıya alınmış ve başvuruların kabul edilmeyeceği düzenlenmiştir.

Bu durum ekonomik sorunlar, sektörel krizler ya da yönetimsel hatalar gibi nedenlerle iflas aşamasına gelmiş ancak İFLAS ETMEK İSTEMEYEN, iyi yönetim uygulamaları ve finansal destekler ile iflastan kurtulabilecek firmalar için yeni bir düzenleme ihtiyacını ortaya çıkarmıştır.

Nihayet 15.03.2018 tarihinde resmi gazetede yayımlanan 7101 sayılı kanun ile İflas erteleme uygulaması yürürlükten kaldırılırken,  KONKORDATO müessesi yeni hükümlerle kuvvetlendirilerek uygulamaya girmiştir.

KONKORDATO kavram olarak bir borçlunun borçlarını ödeyememesi ya da ödeyememe tehlikesi durumunda borçlarını ödeyebilmek için alacaklılarında belirli bir vade ya da indirim talep etmesi ya da sahip olduğu varlıklarını alacaklılarına bırakması yoluyla borçlarını yapılandırması sürecidir.

7101 sayılı kanunun 13. Maddesine baktığımızda kavram olarak kanunda;

“Borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için KONKORDATO talep edebilir.

İflâs talebinde bulunabilecek her alacaklı, gerekçeli bir dilekçeyle, borçlu hakkında KONKORDATO işlemlerinin başlatılmasını isteyebilir.”  şeklinde tanımlanmıştır.

Tanımdan da yola çıkarak KONKORDATO müessesesi hem borçluyu hem de alacaklıyı korumak için getirilmiş olup uygulamada “Borçlu” olmak ve “Borcunu ödemeyi” istemek ön plana çıkmıştır. Öyle ki mahkemeye başvururken konkordato talebimizin yanında bu süreçte borçlarımızı nasıl ödeyeceğimizi ve işletmemizi nasıl kurtaracağımızı KONKORDATO PROJESİ ile anlatmamız zorunluluk olarak getirilmiştir. (İİK md. 286)

Ülke ekonomisinde kur, faiz ve enflasyon dengesi, içinde bulunduğumuz kriz döneminde kolay kolay sağlanabilecek durumda görünmüyor. Geçtiğimiz aylara göre döviz kurlarındaki iyimser tablonun kalıcımı yoksa köpük mü olduğu, oynaklığın çok fazla olması nedeniyle ancak yaşayarak göreceğimiz bir durum.

Finansal yapılarının bozulduğunu ve borçlarını ödeyememe durumu veya ödeyememe riski altında olduklarını gören işletmeler iflas eşiğine gelmemek için KONKORDATO ya başvurma yolunu seçiyorlar.

01.11.2018 tarihinde Egepolitik gazetesinde yayınlanan köşe yazımız.

Hüseyin KÜÇÜKDEMİRCİ